//-->
Başyaylam
NOT: Bu site www.basyaylahaber.com'a taşındı.

basyaylam | Başyayla

Utanc

UTANÇ
1 Mayıs 2011'de eklendi.


Kararlıydım.
Karanlığın içinde de aynıydı cümlelerim
Ne biraz eksik ne de daha çok fazla değildi
Kararlıydım duruşumda
Yoktu başka hikâyem
Karanlık, kuyu, çınar…
Hep aynı hikâyeyle yazılıyordum

Onu hiç daha az sevmedim
Kızdım bazen
Bazen terk ettim içimde
Çoğu kez öfkelendim
Yine de her defasında;
Onu daha çok sevdim

Sonuna kadar açık kapıları
Kapalıydı şimdi bir bir
Hiç fark etmedim,
Nasıl kapanmıştı ki?
Kapının üzerinde adımız yazılıydı
Karının tokmağında;
Onun ellerinin kokusu
Bir zamanlar içerideydim
Kokuda kendi kokum vardı hissettim
Sonra nasıl olduysa dışarıdaydım
Kapanmaz dediğim kapı kapanmıştı
Utandım…

Ben mi kendimi fazla büyütmüştüm
Yoksa o mu cümlelerini büyük seçmişti,
Bilemedim…
Sonuçta yaşamıştım, yaşanmıştım
Yetmemiş ölümüne savaşmıştım
Oysa şimdi kapının dışında bırakılmıştım
Hatırlamıyorum ki;
Nasıl aranmaz sorulmaz olmuştum!
Çok önceden mi vazgeçmişti bizden
Yoksa anlık mıydı, ?
Hiç anlayamadım…

Buruk bir şekilde kapıya baktım ilkin
Sonra kapalı duruşuna takıldım
Kokusunu duyunca burnumda, durakladım
Ölümüne seçimin eşiğinde
Kalma savaşı verdim kapında
Israrlı, umutlu, aşkla zorladım tokmağı
Kararlıydım, çalacaktım;
Hem açmalıydı, kapıdaki bendim
Adıyla yazılı olandım ben
And olsun diyerek sevdim dediğiydim
Eş olarak seçtiği kişiydim
Açmalıydı, yabancı değildim ki ben
Sevdiğiydim…
Mazi olmasaydı ölecektim oracıkta
Seviyordur beni dedim
Seviyordur
Açmadı ya kapıyı çok utandım

Nefesim kesildi birden
Büyüdü karanlığım
Açmadı
O vakit başladı kıyametim
Görmedi, ama
Kapıda sırılsıklam, ürkek ve kimsesizdim
Titreyiverdim, içlendim, incindim
Kıyametim iki karanlık arasında oldu benim
Bir tarafta ailem,
Ötede sevdiğim; kendimden bildiğim
Ailem tamamdı da
Peki ya sevdiğim?
Böyle başladı kametim…

Ben;
Sevdamla terk ediliş arasında kaldım
Önümdeki kapı hala kapalı
Adım hala onun adıyla yazılı
Göklere savrulmuş nikâh akdi
Kalbim onun kalbiyle bağlı
Sendelendim,
Seslendim
Ah ettim, işitti mi bilmem
Kapı kapalı…
Öylece kalakaldım
Beni sever diyordum ya
Hani vazgeçmez diye haykırıyordum ya
Hani gelecek diyordum ya
Beni böyle inandırmıştı ya
Gelmedi;
Kapı kapanmıştı,
O yoktu; utandım…

Önce yere,
Soğuk ve kirli taşların üzerine oturdum
Öylece kalakaldım
Başım iki elimin arasında
Onu bir rüya vakti gördüğüm gibi
Sözcükler aradım
Bulamadım
Ona tuttuğum defterleri aldım ellerime
Kurutulmuş gülleri kokladım
Onun kokusunu içime çeker gibi
Titreyiverdim…
Gözlerini getirdim aklıma sonra
Kendi düştüğüm kuyuya baktım uzunca
Sevmiştim
Çok sevmiştim
Onun için ölüme gidecek kadar çok sevmiştim
Ölüme bayram gider gibi yürüyecek kadar çok sevmiştim
Sevmiştim…
O da beni böyle sevdi sanmıştım ya
Çok utandım…

Bir buruk ah yükseldi göğün katlarına
Kalbimde yaran büyüdü
Kapıya baktım hala kapalı
Dokunmaya utandım…
İçimdeki ateşle satırlara dokundum
Deftere ateş düştü, sen hala yoktun

Kapı kapalıydı
Tokmağında ellerinin kokusu
Hepsi ben-zede, aşk-zede, ateş-zede
Hepsi ömrüm…
Tükendim…
Kıyabildin ya bana
Tutmadın ya ellerimden ve
Anlatmak için tüm bunları
Bulamadım ya seni
Çok, ama çok utandım…

21 Mayıs 2010, 21.00

Gönderen ve Yazan: Eda BİLDEK


şiir gönder


Bookmark and Share
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol