//-->
Başyaylam
NOT: Bu site www.basyaylahaber.com'a taşındı.

basyaylam | Başyayla

Mehmet Karaca3


Mehmet KARACA

[11 Mayıs 2011 Çarşamba]
GERÇEK DOSTLAR VE DOST GİBİ GÖRÜNEN KÖTÜ ARKADAŞLAR
     Nedense geçmiş hep bazı gerçekleri hatırlatmakta geç kalmaz. Her zaman seni gıdıklar ve uyandırır. Uyan be der uyan. Artık Dünya normal bir şekilde dönmüyor der. Bazı uyanıklar halen suların kirli olduğunu halen bulanık olduğunu zannederler. Aslında sular durulmuştur. Ve o bulanık suyun içindekiler su üstündedir. Ancak ve ancak bu uyanıklar halen suyun bulanık olduğunu zannedip halen bulandırmaya devam ederler. Sonrada dostluktan arkadaşlıktan bahsederler.

     Aslında bu dostluk ve arkadaşlıklar çıkarlar doğrultusunda devam eder. Hiç bir zaman jeton düşme diye bir şey söz konusu olamaz. Görünen köy kılavuz istemez derler. Ancak bu tür arkadaşlıklar da bir kılavuz lazım bu suyu bulanık zannedenlere. Sonra hava ve caka satarlar. Gerçek arkadaşlıklar böyledir demezler mi birde.
İnanılır gibi değil yani. Bu kadarda kör değiliz. Hadi kör yerine koydun. Bari hissedemez oyunlarına girme. Yazıktır sana!

     Yazık ki bu oyunlar hep oynanıyor. Ondan sonrada neden böyle yazıyorsun. Veya neden böyle düşünüyorsun demezler mi? E peki kardeşim nasıl düzeleceğiz nasıl değişeceğiz, nasıl birlik beraberlik sağlanacak? Anlatır mısın lütfen? Senin bu tiyatro oyunların ancak tiyatrolarda sahnelenen bir kaç oyundan ibaret. Yine ne yazik ki sen sürekli oynuyorsun. Yeter be kardeşim! Aynı oyunları görmekten bıktık. Kendine gel!

     Tahminim kendini uyanık zanneden ya da kendini arkadaş zanneden aslında gerçekte dost olmayanların beyinlerinde bazı sorunlar var. Ya çok gıdıklanıyor ya da gıcıklanıyor. Anlamak zor. Sorun değil. Değerler değer verildikçe vardır. Gerçek dostluklar ve arkadaşlıklar değerlere dayanır. Senin değerinde bu kadar be arkadaşım, dostum…

     Ben aslında bu tür arkadaşları virüs olarak görüyorum. Silinebilir temizlenebilir virüs. Bu virüsleri temizlemek için iyi analiz yapmak gerek. Hangi programı kullanmak gerektiğini iyi tespit etmelisiniz. Yanlış programlar virüs daha aktif hale getirebilir. Ondan sonra ayıkla pirincin taşını. Kalbi kırılır, daha fazla caka satar, sinirlenir, hatta üstüne bile yürüyebilir.

     Evet, iyi bir virüs temizleme programı onu kendine getirebilir. Belki de getiremez. Denemeden olmaz. Tabi kaybetme riski de var. Yani bazı virüsler temizlenmez dosyayı silmek ister. Siz de bu virüslü durumdan kurtulmak için arkadaşlığınızı bitirebilirsiniz.

     Bir test yapalım. İşle ilgili ve hayatınızla ilgili bir adım attınız. Bir düşünün bu adımı kimler destekledi. İyi ya da kötü farketmez. Önemli olan cesur olup o adımı atmak. Her hangi bir arkadaşınız destek verdi mi? Hayır! Kesinlikle hayır dediğinizi duyar gibiyim. İşte bu ne demek? Kimse kimseyi desteklemez ise; çıkarlar olmadan, beklentiler olmadan gerçek dostluk arka-daşlık değil midir? Saygı göstermek, sevgi gösterisinde bulunmak gerçek dost-luk gerçek arkadaşlık değil midir?

     Size destek olmayan, arkadaş mıdır dost mudur, yoksa düşman mıdır?
Yani akıl mantık işi değil. Kabullenmek zor. İnsanlara sorduğunuzda her zaman bir ya da iki arkadaşı mevcuttur. Samimi olduğu bir ya da iki dostu vardır. Peki sebebi nedir? Neden daha fazla değil? Bireysel olarak düşündüğünüzde enterasan sonuçlara varabilirsiniz.
Anlamsız, hem de çok anlamsız.

     İşte bizim Avrupalı’dan farkımız bu. Onlarda öyle bir zihniyet var ki. İçten alevlenen birlik ve beraberlik duygusu. Ne kadar içten ve samimi ise bir o kadarda dıştan bir ateş gibi. Yani dıştan daha fazla samimi ve içtenler. Onlarda atılan adımlara her zaman destek vardır. Neden? Çünkü toplumsal büyüme beyinlerde yer etmiştir. Kişisel büyümeler toplumsal büyümeleri ardında getire-cektir.
Onların dostluğu arkadaşlığı tanıştıktan sonra başlar. Yani her tanıştıklarıni dost ve arkadaştır sanirlar. Bizde nasıl? Tam aksi! Her an her tanıştığında zarar gelebilir zihniyeti. Yok böyle bir şey. Bu nasıl Müslümanlık bu nasıl birlik beraberlik, bu nasıl bir hayat tarzı!

     Bariz bir şekilde çıkarcı ve bencil bir millet olduğumuz ortada. Herkes birbirini gambazlamaya çalışıyor. Herkes birbirinin arkasından tiyatro çeviriyor. Herkes şüpheci. Herkes bir alem. Bu alemler başka alemler…

     Biz daha kendimizi, kendi varlığımızı kavrayamadık ki arkadaşlık ve dostluk değerlerini kavrayalım. Kıskançlık ise her zaman beynimizde gizli bir silah...

     dostum, ben dostuma insan gibi baktım, ona değer verdim, onun yanında oldum, onu kolladım, onu korudum. Her zaman gerçek dost olmaya çalıştım. Hayatın vermiş oldukları ile…

     İşte gerçek dostluk budur, işte gerçek arkadaşlık budur. Hakkı arayan dostunun yanında isen onun dostusundur. Hakkı aradığında yok isen onun dostu olamazsın. Sadece çıkarcı dostu olursun.

     İşte dostum, bizim dostluğumuz yüz yıllardır bu şekilde.

     Dostum öleceksen, şerefinle namusunla ölmelisin.




Bookmark and Share
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol