//-->
Başyaylam
NOT: Bu site www.basyaylahaber.com'a taşındı.

basyaylam | Başyayla

Eda Bildek4


Eda BİLDEK

[24 Nisan 2011 Pazar]
EN BÜYÜK SUÇTUR; BİR ÇOCUĞUN HAYATINI ÇALMAK
Sokakların ışığı sönüyor.
Uçan balonlar artık hep sönük…
Minik ellerde korku,
Genç bedenlerde kaygı,
Yaşam hepten yüzlerde soluyor…

     Soysuz bir tükenmez kalemle başlamadan yazmaya, sonsuzca anlatılmayı bekleyen çocukluğun yazgısına dokundum! Umut, beklenti ve sevinç ışığının yerinde beliren karanlığı görünce anladım… Keşke anlamasaydım! Anladığımın içerisinde kavrulurken ben, kim bilir küçük kalpler ne denli büyük ızdıraplar yaşadı?! Peki, ama bir zamanların kaygısız kalplerine kim bunca yükü yükler oldu? Kim çocukların yağmurunu bozmakta?

     Bunca kederin, ihlalin, katılığın içerisinde çocuk olmak?
Çocukların saçları, minicik ellerinde karanfil tırnakları… Pürüzsüz tenleri, geleceği arzulayan minik bedenleri… Gözleri, ışıl ışıl ve sevgi dileyen bakışların arasında! Hani onları geleceğe taşıyan ışık, büyüklerin vicdanlarındaydı? Şimdi her bir köşede çocukluğu yağmalanmış, itilmiş, çiğnenmiş minik bedenler duruyorsa yahut büyümeden yok oluyorsa körpe bedenler; demek ki vicdanlar kararmakta!

     Tümden iptal çocuk olmanın ömrü ve serüvenleri… Işık yok… Güven yok… Gül yok… Ve dahası çalınan, el uzatılan çocuklarının içerisinde yetişebilmeyi başaran bedenlerde artık inanç yok… Başaramayanlar ise zaten yoklar! Onlar yok olunca gelecekte yok… Tüm bu yoklukların içerisinde vicdanda yok!

     Birileri sadece ah vah etmekten öteye adım atıp, dokunmalı minik bedenlerin kaygılı varlıklarına! Köklü çözümler bulmalı, bir ülkeyi emanet edecekleri bu bedenlerin çocukluklarına; sadece umut, inanç, güven ve bilgi işlenmeli ki geleceğimiz aydınlık olsun! Bunun içinde medya, hukuk ve siyaset içerisinde sesler yükselmeli! Köklü çözümler üretilmeli! Bu çözümler insan haklarına aykırı denilerek itilmemeli, asıl ihlal masum çocukların bedenlerine, ruhlarına, masumiyetlerine el uzatılmasında değil mi?

     Sevgi, sahip çıkmak demektir!
Işığı yakarsanız çocuksu gülüşlerle karşılaşırsınız; ışığı kapatırsanız karanlıkta kalırsınız!
Vicdan hepimizin idrakinde… İdrak bir şeyin meydana gelişine vesile olduğu gibi, bir şeyin olmaması içinde çözümler bulabilecek donanıma sahip! Bu gün 23 Nisan! Dünya çocuklar günü… Dünyanın birçok yerinde bu güzel günü renklendiren çocuklar var… Çocukların dokunduğu her yer güzelleşmekte! Zira çocuk olmak güzel ışıklar saçmak demekti! Büyük olmak ise bu güzelliklere sahip çıkabilmek demekti…

     Birçok çocuğun ortadan kaybolması, öldürülmesi, kötü emellere kurban edilmesi ve bunları meydana getiren hasta ruhlu kişilerin sonradan pişmanım diyerek ortalarda gezinmesi ülke açısından büyük bir yıkım! Trajedi… Yaşayanlar içinse büyük bir dram… Çocuklar üzerinden yapılan bu yıkımlarla insanlığa ve ülke geleceğine büyük darbeler indiriliyor!
Yetmezmiş gibi eğitim içerisinde de kopya skandalları ile çocukluktan gençliğe doğru uzanma çabasında olan bu ışığa aç bedenlerin geleceklerine, hedeflerine, umutlarına bir darbe daha ekleniyor! Bu bir kader değil, bu gelişmiş ülkelerde meydana gelmiş utanç duvarlarından biri! Bu duvarları yıkmazsak, milletin içerisindeki bu vicdanı kararmış insanları bir şekilde topluma kazandırmazsak, karanlık günler geçecek gibi değil… Ortada mağduriyetlikler varsa mutlaka suçlar, ihmalkârlıklarda vardır! Bunların tespit edilerek, çözüme kavuşturulması en azından bundan sonraki çocuklarımız ve gençlerimiz için ve geleceğimiz için büyük bir kurtuluş kapısı olacaktır!

     Yağmur duasına çıkar gibi çocuklar içinde el açmalıyız hepimiz ve herkes bir ışık yakmak için önce kendi vicdanını yoklamalı! Bu gün bu yazıyı okuyan herkes ya annedir ya anne adayı; ya babadır ya da babalığı tatmaya aday! Bir çocuğumuz yoksa bile mutlaka minik bir çocuğun gözlerine bakmışızdır hepimiz; suçlu olmak için o suçu işlemiş olmamız gerekmez; o suça karşı kayıtsız kalmakta suçtur! Ve en önemlisi bir zamanlar hepimiz çocuktuk!

     EN BÜYÜK SUÇTUR BİR ÇOCUĞUN HAYATINI ÇALMAK…
Gülüşünü soldurmak… Yüzünde keder izleri yaratmak… Minik kalbinde yaralar bırakmak! Şimdilerde çok zor çocuk olmak! Çocuğum karanlıktasın ve var olman için büyüklerin idrakine muhtaçsın! Yazmazsam, yazmazlarsa unutacaklar acılarını! Unutmamalılar, unutmamalıyız… Bilmeliyiz milat ve fetretlerini… Minik bedenine dokunurken hoyratça bir elin, kalbinin nasıl eziyet çektiğini; nasıl sözcüklerin ürkekçe dudaklarından döküldüğünü!
Yahut gecelerini katıp çalıştığın emeğinin ziyan olduğunda nefesinin nasıl daraldığını hatırlatmalıyız herkese…

     Bu gün dünya çocuklar günü… Oysa her gün tüm çocukların geleceğe doğru ışık saçtıkları günlerden biri… Onları her gün hatırlamalıyız ve korumalıyız!
Çünkü eğer onları korumayı başaramazsak; kimseler bilmeyecek bir çocuğun berrak gözlerine sevgiyle bakmanın her insanın kalbindeki kederleri nasıl yok ettiğini… Bilmek için sevmeliyiz; sevmek: sahip çıkmak demektir!
     Umarım milletçe çocuklarımıza ve gençlerimize sahip çıkmayı idrak edebiliriz de karanlıklarımız aydınlığa dönüşür!




Bookmark and Share
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol