//-->
Başyaylam
NOT: Bu site www.basyaylahaber.com'a taşındı.

basyaylam | Başyayla

Abdullah Yilmaz1


Abdullah YILMAZ

[20 Temmuz 2010 Salı]
BAŞYAYLA'DAN UNUTAMADIKLARIM
    1988 yılının Mayıs ayında Başyayla’nın Göztepe Mahallesi Camii İmam Hatipliğine naklen atanmıştım. O zamanlar kasaba olan Başyayla tam ismi ile müsemma tam bir yayla görünümünde şirin bir kasabaydı. Tabi ki imkanları kısıtlıydı. Göztep,e Başyayla arasındaki yol staplize ve yer yer çamur bulunmaktaydı. Zaman zaman araçlar çamura saplanırdı. Araçları kurtarmaya giderdik. Ayaklarımıza çizmelerimizi giyerek Başköy merkeze ulaşabiliyorduk.

    1988 yılının yazı biraz kuraklık gitmişti yaz aylarının ortasında işbirliği yapılarak hacete çıkılması fikri doğdu. Bu fikir mahallenin sakinleri ve ileri gelenleri tarafından tartışılıp karara bağlandı. Aramızda ortaklaşa bir davar alınacak iaşe toplanacak ve hacete çıkılan yerde kazanlarda yemek pişirilip yenecek ve dular yapılıp yağmur istenecekti lütfu kerem sahibi Rabbimizden. Gerekli olan bütün malzemeler tamamlandı. Katırlara yüklendi ve yola düşüldü. Bir zaman sonra Başköy Mahallesinin zirvesi sayılabilecek Başyayla’yı kuş bakışı görmeye tam hakim ve buz gibi su bulunan bir yere varıldı. Çok güzel doğa ve doğanın sunduğu bütün güzel nimetler burada mevcuttu. Buranın adının ise “Erenler” olduğu söylendi. Niçin erenler denildiğinde ise, o mevkide Başyayla’nın ermiş velilerinin bir araya geldiği ve burada sohbet edip kandiller yaktığı öyküsü anlatıldı.

    Yakın köyler ve bütün Başyayla mahalleri bir araya toplanıldı. Hoca efendiler ellerinde kalem kağıtlar daima yağmur duasını yazıp herkeze, taşlara okuyarak suya ıslatılması hususu anlatılıyordu. Herkez bir elinde kağıt bir elinde taş dua okuyorlardı. Bu şekilde epeyice devam etti. Öğle ezanı okununca çoluk- çocuk, küçük- büyük herkes abdest alıp öğle namazını eda ettik. Öğle namazının ardından hırkalar ters çevrilerek eller aşağı getirilerek yağmur duası yapılmaya başlandı. Topluca farklı dillerde farklı kişiler dualar yaptı. Öğle yemekleri(etli pilav) yenildi. Göztepe Mahallesinin aşçısı ise Mahmut Ballan amcamızdı. Ellerine sağlık yemeği yedik. Karınlarımız doyurduk. Her şey güzeldi.

    O günün tek tatsız olayı ise deri kavgası çıkmıştı. Orada kesilen kurbanların derisini iki kasap sen alacan ben alacam diye kavga etmişlerdi. Biri diğerini bıçaklamıştı. Hayati tehlikesi yoktu fakat öyle bir ortamda böyle bir deri kavgasının olması benim biraz garibime gitmişti. Bu oalayı hem bu yönüyle hem de diğer manevi yönüyle hiç unutamıyorum.

    Tam hatırlamıyorum ama o gün yağmur yağdı mı yağmadı mı? Fakat ertesi gün lütfu Kerem sahibi dualarımızı boş çevirmemiş rahmetini Ümmeti Muhammed’e sunmuştu. Başyayla’nın her tarafı suya kanmıştı. Bunu hiç unutamıyorum. Bütün Başyaylalı, Göztepeli arkadaşlara selam.



Bookmark and Share
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol